Hej İnfoMedia, başta entegrasyon olmak üzere, İsveç’te sosyal, kültürel, eğitim, insani yardım, girişimcilik, barış ve diyalog temalı proje ve faaliyetlerde bulunan Hej İnisiyatifi’nin, “iyi bilgi için” çalışmalar yürüten yayın kuruluşudur. Haftalık olarak düzenlenen seminerlerimiz aynı zamanda yazılı haliyle Hej İnisiyatif’in internet sitesinde yer almaktadır.
Hej!
Değerli HEJ İnisiyatif takipçileri bir süredir Hej InfoMedia olarak haftalık canlı zoom programlarıyla sürdürdüğümüz yayınlarımızı bundan böyle blog yazılarımızla da zenginleştirerek devam ediyoruz.
Bu haftanın konusu İsveç ve İsveçliler, konuğumuz ise Hülya Güzel Hanımefendi’ydi. Hülya Güzel, İsveç’te doğup büyümüş, İsveç toplumunu yakından tanıyan ve şu anda da bir İsveç okulunda öğretmenlik yapmakta olan bir hanımefendi. Yaklaşık 2.5 saat süren keyifli ve değerli sunumunda İsveç kültürüne dair çok değerli bilgileri bizlerle buluşturdu. HEJ Infomedia olarak bu video zoom seminerini yazılı olarak siz kıymetli takipçilerimizin istifadesine sunuyoruz.
İsveç
- Vikingler
İsveçlilerin atalarıdır. Savaşçı özellikleriyle bilinir. Vikingler, Buz Çağı sonrası İsveç’e yerleşmiş bir millet. Her ne kadar dünyanın birçok yerine seferler düzenleseler de Vikingler, kendi topraklarında çok uzun yıllar yaşamış ve aynı zamanda çok eski adetleri, gelenekleri olan bir topluluktur.
- Asar inancı
Binli yıllara kadar Asar adı verilen ve içinde mitolojik tanrıların (Oden, Thor vb) yer aldığı bir inanç sistemidir. Buradaki mitolojik karakterler hem tanrı hem de insan özelliğine sahiptir. İsveç’teki bazı geleneksel figürler ve eğlenceler o döneme aittir.
- Hristiyanlaşma
Vikingler 1593 yılında kesin olarak Hristiyan dinine geçmiştir. Bu tarihten sonra İsveç Kilisesi kurulmuştur ve bu kurum günümüzde de varlığını sürdürmektedir.
- Kilise, devlet ve halk ilişkisi, laiklik
İsveç’te kiliseye gitme oranı oldukça düşüktür. Her ne kadar İsveçlilerin %52’si kendilerine Hristiyan demesine rağmen kilise ilişkileri çok zayıftır. Bu durum beraberinde bilhassa yeni nesil için dinden uzaklaşma anlamına gelmektedir. Bunun sonucu olarak dini konuların konuşulması ve dini öğretilerin anlatılması insanları rahatsız edebilir.
- Dinden uzaklaşma
Ülkede ateistlik giderek artmaktadır. Bireyselliğe çok değer verdikleri için tek Yaratıcı inancına yaklaşmamaktadırlar. Yaratıcının onlar adına karar vermesini kabul etmedikleri için, yani diğer bir tabirle özgür bir şekilde yaşama isteği, onları dinden uzaklaştıran nedenler arasında sayılabilir.
- Demokrasi, insan ve kadın haklarının gelmesi
Dinin yerini bu toplumda insan hakları, kadın hakları, eşitlik ve demokrasi gibi kavramlar almıştır. Kırmızı çizgi, İsveçliler için din değil, bu kavramlar olmuştur.
İsveçliler
- Kişilik yapıları, mizaçları
İsveçliler diğer ülkelerin kültürlerini iyi bilirler. Tatillerinde başka ülkelere giderler ancak kendilerini başka toplumlara çok açmazlar. Önceleri daha kapalı bir toplum görüntüsü çizerken son yıllarda gerek ülkeye gelen yabancı sayısının artması gerekse yabancılarla yapılan evlilikler onların yabancılara karşı daha açık hale gelmesine neden oldu.
- Aile yapıları
İsveç’te Türkiye’dekine benzer bir şekilde ’çekirdek aile’ kavramından bahsedemeyiz. Aynı evde ikili çekirdek aile (Bonus aile) görebiliriz. Eski ve yeni evlilikler iç içe yaşamaktadır. Yani aile kavramını sadece anne baba ve çocuklardan oluşan bir kurum şeklinde anlamamak gerekir. Ayrıca homosexüel evlilikleri de göz önünde bulundurmakta fayda vardır.
- Sosyal münasebetleri
İsveçliler kendi aralarında Türk toplumu gibi sıcak kanlı değildir. Aile ve arkadaş ortamlarında hep belli bir seviye söz konusudur. Daha önceleri çocuklarına bile kolay kolay sarılmayan bir milletten bahsediyoruz. Ama yabancıların sıcak davranışları onların da bu sert davranışlarını giderek yumuşamasına vesile olmuştur.
- Yabancılara genel bakışları, diğer Avrupa ülkeleri ile ayrılan yönleri
İsveçliler demokrat bir kimliğe sahip olsalar da yabancılara karşı ürkek tavırlar sergilemektedir. İsveçliler bir yabancıyı sevmese dahi ona gülümsemeyi ve onunla nezaket kuralları içinde münasebette bulunmayı eksik etmezler.
İsveçliler ve Hassasiyetleri
- Hassas oldukları konular
Özellerine -evlatları dahil- kimsenin girmesine müsaade etmezler. Dini konulardan bahsetmeyi misyonerlik faaliyeti gibi algılayabilirler. Buna dikkat etmek gerekir. Hediyeleşmeyi severler. Bilhassa JUL gibi özel günlerde hediyeleşmek oldukça yaygındır. Ama burada hediye vereceğimiz şahsı aşırı hediyeye boğmamak ve ona çok pahalı hediyeler almamak önemlidir. Ayrıca kendi hassas noktalarımızı da onlara iyi anlatmak gerekir.
- Zaman ve saate dikkat etmeleri
Hayatın her anında zaman kavramına karşı hassasiyet sahibi insanlardır. Bilhassa iş geliş-gidiş saatlerine çok dikkat etmek gerekir. İşe 5-10 dakika önce gelmekte fayda var. Aynı zamanda öğlen dinlenme (rast) süresine riayet edilmeli ve hareketlerimizin İsveçliler tarafından takip edildiğini unutmamalıyız.
- Çevreye dikkat ”miljömedvetenhet”
Çevreye çok önem veren bir topluma sahip İsveç. Çöpler, çeşitlerine ayrılarak mutlaka çöp konteynırlarına atılmalı. Çöplerimizin geri dönüşüme gideceğini ve bunun da ülke ekonomisine katkı sağladığını ve haliyle bu yaklaşımın bize pozitif olarak yansıyacağını unutmamak gerekir.
- Vergi vermek
İsveç’te çalışıyor durumda olmak ve vergi vermek çok büyük bir öneme sahiptir. Vergi kaçakçılığı büyük suçlardan bir tanesidir. Buna ek olarak vergilerimizin(faturalar vb) zamanında ödenmemesi başımıza resmi işlemlerimizde büyük sorunlar açacaktır. Buna çok hassasiyet göstermemiz gerekir.
- Lüks ve gösteriş sergileyenlere tavırları
Sosyalist bir yapıları olduğu için lüksü ve gösterişi sevmezler. Her ne kadar maddi durumları iyi olsa da sade yaşam tarzını benimsemiş insanlardır.
- Tesettür meselelerine bakış açıları
Kendi tesettürümüzü onlara iyi anlatabilmek önemlidir. Özellikle zorlanılabilecek bu mevzuyu karşı tarafa kendimizi sevdirerek kolayca halledebiliriz.
- İkili ilişkiler
Yapmacık tavırlar göstermeden, kendimiz olarak samimi dostluklar kurulabilir. İsveçliler kolay kolay sizinle samimi olmazlar. Onların her zaman bir sınırı olduğunu bilmek gerekir. Aşırı hareketlerimiz insanları tedirgin edebilir.
- İkram konusunda dikkat! Niye veriyorsun, ikramın sebebi ne?
Hediye ve iyiliklerimizde ölçülü olmakta fayda var. Çünkü aşırıya kaçıldığında; acaba bunu neden yapıyor, bir beklentisi mi var?¨ gibi sorular kafalarından geçmemeli. Hediye alırken çok pahalı hediyeler almamak gerekir. Özellikle elişi hediyelerini severler. Doğum günleri de çok değerlidir onlar için. Bu özel günlerde samimiyetimizi arttırmak adına hediye de alınabilir.
Dindarla, Kiliselerle Münasebette Dikkat
- Hz. İsa: Onlara ve bize göre konumu. Peygamber veya ilah olarak tanımlama
Hz. İsa (as) Müslümanlara göre bir peygamberdir. Fakat burada İsveçlilere göre ise ilah konumundadır. Bu yüzden inanç benzerliği yaparken daha dikkatli ve bilinçli olmak gerekir.
- Misyonerlik ve tebliğ havasına dikkat!
Bu konuda toplumun hassasiyetleri var. Geçmişe dair acı tecrübeleri olduğu için dinimizi övgü havasında tebliğ etmemek gerekir. Bundan ciddi rahatsızlık duyabilirler. Her zaman hal dili baz alınmalıdır.
- Asimile olmadan, komplekse girmeden, rahat bir diyalog
Kendi değerlerimizden kopmadan İsveç toplumuna entegre olmanın yolları araştırılmalıdır. İsveçli olmayan birisi ne yaparsa yapsın bir İsveçli olamayacaktır. Şeklen benzemek yerine kendimiz gibi olup onların değerlerine saygı duymak önemlidir. Komplekse girmeden asimile olmamaya çok dikkat edilmeli. Burada bilhassa çocuklara alternatifler sunmak onları asimileye karşı koruyabilir. Ortak noktaları öne çıkarmalı ve bunu yaparken de yarıştırmaya kesinlikle girilmemelidir.
İsveç Devleti ile Münasebet
- Halk ile devlet ilişkisinde devletini eleştiren, sorgulayan ve onu kutsamayan bir toplum yapısı vardır. Demokrasinin hakim olduğu bir ülkedir.
- Vergi kaçırıldığı veya vergi borçlarının birikmesi durumunda kişi, ticari ilişkilerinde büyük problemlerle karşı karşıya kalabilir. Örneğin, kara liste denilen borçlular listesine girildiğinde kendi adınıza bir telefon dahi alamayabilirsiniz.
- Sosyal yardım alırken kendi adımıza araba ve ev gibi şeyler olmamalı. Belediyelere karşı şeffaf olunmalıdır.
Okul ve Eğitim
- Çocuğa şiddet konusunda sosyalin devreye girmesi, okulların ve öğretmenlerin ihbar yükümlülüğü
Eğer okula giden çocuğa öğretmen, ailesi tarafından şiddet uygulandığını fark ederse, öğretmen bu durumu sosyal hizmetlere bildirmek zorundadır. Bu şiddet sadece fiziki olarak değerlendirilmemelidir. Çocuğun aç bırakılması, kıyafetlerinin uzun süre değiştirilmemesi, çocuğun okula sürekli geç gelmesi vb bazı hususlar şiddet olarak adlandırılır.
- Okulda çocuk bir ayrımcılığa maruz kaldığında bunu hemen ilgili yerlere bildirme
Böyle bir durumda hemen sınıf öğretmeniyle irtibata geçilmelidir. Ayrımcılık İsveç’te en önemli suçlardan biridir.
- Kötü alışkanlıklara ve çevrelere karşı dikkat
İsveç’te özgürlüklerin de vermiş olduğu rahatlıktan dolayı kötü alışkanlıklara maruz kalma kolay olabilmektedir. Çocuklarımızın çevrelerine çok dikkat edilmeli, okul idaresiyle ve çocuğun öğretmeniyle sıkı irtibatta olunmalıdır.
Hülya Hanım’a bu kıymetli bilgileri bizlerle paylaştığı için çok teşekkür ediyoruz. Bu bilgiler ışığında İsveç’e ve İsveç toplumuna daha kolay entegre olunabileceğine inanıyor, bizi takip etmeyi unutmayın diyoruz.