Adım Fatih Aksoy. Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü mezunuyum. 2017 yılından beri İsveç’teyim. Burada dil kursu SFI’ye giderken bir yandan da mesleki olarak ne yapabilirim diye düşünüyordum. O anki durumum şöyle idi; öğretmen olarak çalışmak istesem formasyonum yok. Laborant olarak çalışmak istesem, üniversite haricinde laboratuvar üzerine bir tecrübem yok. Anlayacağınız üzere çok ciddi gelgitler ve kafa karışıklıkları yaşadım.
Karşıma apotekare (eczacılık), läkemedelstekniker (ilaç teknisyenliği), receptarie (reçete yazıcılığı*) ve bazı yüksek lisans eğitimleri çıkmıştı. O zaman bunların şartlarına baktığımda SAS3 engelska 6 ve bazı lise dersleri gerekliydi.
Bir gün ilaç sanayisi üzerine araştırmalar yapmaya başladım. Çünkü İsveç’in ilaç ürettiğini, geliştirdiğini ve bu ilaçları dış ülkelere ihraç ettiğini öğrenmiştim. İhraç ettiği ürünler ise 2 ve 3. tıbbi ürünler.
İsveç’teki ilaç firmalarını araştırmaya başladım. İsveç İlaç Bürosu yani läkemedelsverket’inUppsala’da olmasından dolayı bu bölgede birçok ilaç firması var. Ayrıca Stockholm ve diğer büyük şehirlerde de var.
Birkaç firmaya yazmaya başladım. En azından SFI’ye giderken bir ilaç firmasında acaba pratik yapabilir miyim diye düşünüyordum. Bu vesile ile ‘Korta vägen’ eğitimine başladım. Hedefim daha önceden belirlemiş olduğum birkaç ilaç firmasından birine girmekti. Korta vägen kendi branşınızla alakalı pratik yapabilmenizi sağlayan bir kurum. Böyle bir imkan var. Fakat istediğim ilaç firmasına giremedim. Praktikant almıyorlardı. Onun yerine Stockholm Üniversitesi’nde 4 aylık bir pratik yapma şansı buldum. Pratikten sonra orada 2 ay timanställd(saatlik iş kontratı) olarak çalıştım. Hocam yüksek lisans yapmayı düşünüp düşünmediğimi sordu. Benim o zaman fiziki şartlarım ve iç dünyam müsait değildi. O yüzden yüksek lisansa başlamadım.
Korta vägen bittiğinde kendimi yine İsveççe’ye verdim. Seri bir biçimde bitirmek istiyordum.
Birgün bir arkadaşın vesilesi ile ilaç sanayisinden biriyle tanıştım. Pratik yapmak istediğim firmada çalışıyordu. Bir şekilde ona ben CV’mi ulaştırdım ve oraya laborant olarak girmek istediğimi söyledim. Dedi ki: “Fatih Bey CV’nizi çok güzel hazırlamışsınız. Fakat laboratuvar alanında ciddi bir rekabet var. Ancak operatör olarak hemen girebilirsiniz.” dedi.
Operatör kelimesini daha önce duymuştum. Fakat ilaç sanayi ve operatör kavramlarını aynı anda hiç tasavvur edememiştim. BİR KELİME DEYIP GEÇMEYİN, O BİR KELİME SİZE ÇOK CİDDİ UFUKLAR VE YENİ ALANLAR AÇABİLİR.
Bu sefer ilaç sanayi operatörü olarak aramalar yaptım. Karşıma çıkan terimler, “procesopeatör, läkemdelsoperatör ve operatör inomläkemedelsinsdustrin”di. Meğersem2019 Mart ayında Uppsala’da Operatör inomläkemedelsindustrin diye lise seviyesinde bir teknik eğitim açılmış. Svenskaandraspråk(SAS) Grundnivå 4 ve temel seviye lise matematik istiyordu.
UHR’ye lise diplomasını onaylatın ki tekrardan bir daha 2 yada 3 ay matematik dersi almayın. Sayısal bölümü mezunu olduğum için lisede aldığım matematik buranın Matematik 3c’ye denk geldi. Ayrıca eşit ağırlığa 3b geliyor.
Eğitime başvurdum ve ikincisinde kabul aldım. O sıralarda SAS 3’ü distans olarak hızlı biçimde bitirdim. Bazı boş günlerimde de bir okulda vikarie olarak çalışıyordum.
Operatör nedir ve ne yapar?
Operatör kursunda aldığım derslerden bazılarını biraz anlatmak istiyorum.
Avhjälpandeunderhåll: Bir operatör olarak nasıl daha etkili, verimli çalışırsınız, kişisel güvenlik ve çevre güvenliğine nasıl dikkat edersiniz? Endüstride üretim içerisinde eksikleri önceden tespit edebilir miyiz? Ve bir daha tekrarlanmaması için neler yapılabilir? Üretimde planlama nasıl yapılır vs.
Industritekniskaprocesser: Kimyasal ortam riskleri ve önlemleri, mikrobiyolojik çevre riskleri ve önlemleri, ilaç nasıl üretilir, hangi fazlardan geçer, herbir fazın detaylı açıklamalarını öğrendik.
Produktionsutrustning: Üretimde kullanılan aletler/malzemeler, semboller..
Produktionskunskap: Üretim bilgisi, lojistik, ürün geliştirme, üretim ekonomisi, firma çeşitleri, firma sahibi kimdir, hakları nelerdir? İş piyasası, Hållbarhet(sürdürülebilirlik), sustainability..
Eğitimde Yaptığımız Aktiviteler
Eğitimin en cazibedâr tarafı, ilaç sanayilerinde her birimize pratik ayarlanacak olmasıydı. Fakat bu pratik durumu Covid’den dolayı sekteye uğradı. Başta 25 kişiydik. Eğitim sonunda 14 kişi kalmıştık. Anladığım kadarı ile pratik bulma noktasında sıkıntı yaşandığı için bıraktılar ya da kursu çok beğenmediler ama hocalarımız sağ olsunlar, pratik bulamayanlar için bir proje belirlediler. Kursu aldığımız lokali bir ‘praktikplats’a çevirdiler.
İnsanın hayat kalitesini arttıran kapsül üretecektik ve bunun için gereken araç ve gereçleri temin ettiler ve biz manuel olarak bu kapsülleri ürettik. Sadece 1 kişi pratik bulmuştu. Pratik bulamayanlar olarak bu projeyi yaptık, yani Curcuvita kapsüllerini üretmiş olduk.
Görüşmelerde kendimden emin olarak diyordum ki ben proje kapsamında insanların hayat kalitesini arttıran kapsüller ürettim. Tecrübem var diyordum.
Eğitim devam ederken bu alanda kontaklara ihtiyacım oldu. Yrkessdörren’den biriyle tanıştım. Läkemedelsverket’te bir top manager idi. “Fatih, Linkedin’i aktif olarak kullan!” ifadesini en az 2-3 defa tekrar etti. “İsveç’te hemen hemen herkes Linkedin’i aktif olarak kullanır.” dedi. HR, yani insan kaynakları personelleri, başvuru yapanların Linkedin sayfalarını inceliyorlar.
Hocalarımın hepsinin referansını talep ettim ve onlar da verdiler. Eğitim bitmeden iş başvuruları yapmaya başlamıştım. Red alıyordum. Bazıları dönüyordu. Hiç unutmam son dakika bir intervju iptal olmuştu. Cidden moralim bozulmuştu.
Arada bir laboratuvar işlerine de başvuruyordum. Her ne hikmetse laboratuvar işleri dönmeye başlamıştı. 30 haziranda şu an çalıştığım firma ile görüştüm ve 6 temmuzda işe kabul edildim. Şu an orada çevre kontrolünden sorumlu mikrobiyolog olarak çalışıyorum. Grubumuz 6 kişi, biri grup lideri.
-Provtagning
– Incubation
– Avläsning
-Rapporteing,
-Verileri bilgisayara, özel sistemlere giriyorsunuz.
-Şirket içi eğitimlere gidip sertifika alıyorum.
İşe başladığımda anladım ki; operatör eğitime başlayarak ilaç sanayisine bir girizgâh yapmak istemiştim. Fakat bu eğitim benim için bir kompliterande yani tamamlayıcı bir eğitim oldu ve alanımla ilgili olan bir pozisyonda çalışıyordum. Kendi eğitim geçmişimle, çalışmak istediğim pozisyon arasında bir boşluk vardı ve bu boşluk bu kursla dolmuş oldu.